Can Dostumun Tüyü Benim İçin Ne Kadar Tehlikeli?

Minik dostlarımızla birlikte vakit geçirmek, oyunlar oynamak ve birlikte uyumak bizler için en büyük mutluluk kaynağıdır. Bütün gün yaşadığımız stres ve yorgunluk onlar ile beraber vakit geçirirken sanki bir anda geçer yerini keyifli anlara bırakır. Bu yakınlık her ne kadar sizi mutlu etse de aklınıza ‘Can dostum ile yakın temas benim için tehlikeli mi?’ gibi bir soru gelebilir, eğer aşı protokollerini takip ediyor ve veteriner hekimine düzenli kontrollerini yaptırıyor iseniz size herhangi bir parazitten kaynaklı hastalık bulaşması mümkün olmayacaktır.

Parazitlerin deri üzerinde, altında veya tüylerde yaşayan grubuna dış parazit, iç organlarda yaşayan ve onlardan beslenen gruba ise iç parazitler denir. Zoonoz kavramı hayvanlardan insanlara geçebilen hastalıkları ifade etmektedir ve birden çok zoonoz parazit türü vardır. Dış parazitler insanlara temas yolu ile, iç parazitler ise dışkı ve ağız yolu ile bulaşmaktadırlar.

İç parazitler, canlıların genellikle bağırsaklar ve beyin, akciğer, karaciğer gibi yumuşak dokulu organlarına göç ederler ve ilgili organda ciddi hasarlar yaratırlar. Paraziter enfeksiyonlar hem humoral hem de hücresel olarak konakta çeşitli savunma mekanizmalarını harekete geçirirler. Parazitlerin başarılı bir şekilde yaşayıp, gelişmeleri veya çoğalmaları, bulundukları canlının bağışıklık sistemini baskılayarak ortama adapte olabilmelerine bağlıdır. Sevimli dostunuzun bağışıklık sistemi vücudunu istila eden parazitler ile savaşmaya çalışırken, parazit de buna karşılık stratejiler geliştirir. Bu süreç konak olan canlı veya parazit kazanıncaya kadar devam eden zorlu bir mücadeledir.

İç parazitler, canlıların genellikle bağırsaklar ve beyin, akciğer, karaciğer gibi yumuşak dokulu organlarına göç ederler ve ilgili organda ciddi hasarlar yaratırlar. Paraziter enfeksiyonlar hem humoral hem de hücresel olarak konakta çeşitli savunma mekanizmalarını harekete geçirirler. Parazitlerin başarılı bir şekilde yaşayıp, gelişmeleri veya çoğalmaları, bulundukları canlının bağışıklık sistemini baskılayarak ortama adapte olabilmelerine bağlıdır. Sevimli dostunuzun bağışıklık sistemi vücudunu istila eden parazitler ile savaşmaya çalışırken, parazit de buna karşılık stratejiler geliştirir. Bu süreç konak olan canlı veya parazit kazanıncaya kadar devam eden zorlu bir mücadeledir.

Hayvan sahipleri olarak en çok korktuğunuz şeylerden birisi sevimli dostunuzun tüyünün kist yapma ihtimalidir. Bilinenin aksine kedi ve köpek tüyü yutmak kist yapmaz. Çünkü kist oluşumun nedeni sevimli dostlarınızın tüyleri değil, tüylerine yapışan parazit yumurtalarıdır. Tüyü yutarken aslında parazit yumurtasını da yutmuş oluruz ve bu durum da maalesef biz insanların parazitler ile enfeste olmasına sebep olur.

Kedi ve köpeklerde en çok görülen parazitler tenyalar, kurtlar ve halkalı solucanlardır. Bu parazitler sevimli dostunuzda anemi, zayıflama, ishal, tüy dökülmesi gibi birçok hastalığa neden olurlar. Bunlardan en önemlisi de insanlara bulaşarak iç organlarda kistlere neden olabilen Echinococcus granulosus’dur. Sevimli dostunuzun iç ve dış parazitlerini zamanında yaptırarak bu hastalıkların önüne geçebilirsiniz. Önemli bir nokta ise parazit ilaçlarının aşı olmamasıdır, kullandığımız ilaçlar parazitlerin metabolizmalarına, üreme ve sinir sistemlerine etki ederek metabolizmadan uzaklaştırılmalarını sağlamaktadır yani aşılar gibi ileri dönem koruyuculukları yoktur ve dışarıdan bulaşmayı engelleyemezler. Bu nedenle belli aylık periyodlar ile tekrarlatmanız gereklidir.

Aslında can dostlarımızın tüyleri oldukça masumdur çünkü parazitler sadece hayvanlardan bulaşmaz iyi yıkanmamış sebze ve meyveler , iyi pişmeyen et, sucuk ve salam gibi ürünleri tüketmeniz de bu riski yaratır. Sevimli dostunuzun düzenli olarak tüm kontrollerini yaptırıyorsanız içiniz rahat bir şekilde onunla birlikte aynı evi paylaşabilir, mutlu ve sağlıklı bir hayat sürebilirsiniz.